Bu sıralar televizyondaki moda programları ve modacılar sayesinde moda terimlerinin çok kullanıldığnın farkındayız ve bu terimlerin hepsini bizler için bir araya getirip kolaylaştıralım dedim.
Elegan : Şık, zarif, sade
Anvog: Tutulan, beğenilen
Fashionable : Modaya uygun
Fashion Victim : Moda kurbanı
Fashion Desing : Moda tasarmı
Feminen : Kadınsı
Gusto : Beğeni
Empirme : Baskılı kumaş
Alamod: Moda olan, ilgi çeken, çok tutulan
Bleyzır : Tek renkli klasik ceket.Kravaze çift sıra düşmeli ya da tek sıra düğmeli olabilir.
Brokar : Sırma ve gümüş işlemeli bir tür ipekli kumaş
Kamisol : Kadın iş gömleği, kaşkorse
Couture : Dikiş, dikişçilik, terzilik
Kreatör : Tasarımcı, yaratıcı
Degaje : Kumaşın yaka kısmında gevşek bırakılmasıyla elde edilen kesim
Demode : Modası geçen
Döpiyes : Etek ve ceketten oluşan bayan giyisisi
In Style : Moda olan, modaya uygun
Lame: Altın veya gümüş varakla süslenmiş, madeni lifler kullanılarak dokunmuş kumaş
Lenjör i: Bayan iç çamaşırı veya gecelik
Maskülen : Erkeksi
Mokasen : Bağcıksız ayakkabı
Must Have : Olmazsa olmaz
Trendy : Son modayı izleyen
Tüvit: Yüzü kabarık olarak dokunmuş yünlü kumaş
Völur : Kadife
Vintage : Eski, geçmişe değin
Vog: Beğenilme, tutulma, rağbet, itibar
Vual: Yüze örtülen tül;ince ipek kumaş
Payet : İşlemelerde kullanılan dekoratif pul
Parka : Kötü havalarda giyinmek için yapılmış, kapişonlu , su geçirmez ceket
Patch Work : Farklı kumaşlardan dikilmiş, yama işi
Pilise : Kırmalı, kıvrımlı
Podyum: platform, düzlük
Retaporte : Hazır Giyim
Retro: Geri, geriye doğru, moda da geçmişe dönüş eğilimi
Stiletto: Yüksek ve ince topuklu bayan ayakkabısı
Style : Tarz, Üslup, Stil, Moda, Tavır
Stilist: Tarzı belirleyen
Talon: Topuk, ökçe
Tandans: Akım, eğilim
Trend: Son moda
Trend Setter : Modayı ve eğilimleri belirleyen kişi
Uluslararası moda terimlerinden haberdar olmayanlar ve daha iyi anlamak isteyenlere özel sözlük…
A-B-C
ALAMODE (alamod)= Moda olan, ilgi çeken, çok tutulan
BALLERİNE (balerin)= Bale ayakkabısını andıran, düztabanlı kadın ayakkabısı
BİKİNİ (bikini)= İki parçalı mayo
BLAZER (bleyzır)= Tek renkli klasik ceket. Kravaze çift sıra düşmeli ya da tek sıra düğmeli olabilir.
BLOUSE (Bluz)= Kadın gömleği
BROCARD (brokar)= Sırma ve gümüş işlemeli bir tür ipekli kumaş
CAMİSOLE (kamisol)= Kadın iş gömleği, kaşkorse
CAPRİ (kapri)= Boyu Diz altında olan pantolon
CARDİGAN (kardigın)= Yakasız önden iliklenen ceket ya da hırka
CATWALK (ketvolk)= Kedi yürüyüşünü andıran, podyum üzerindeki manken yürüyüşü
CHİC (şik)= Modaya uygun şıklık, zarafet
COUPE (kup)= Kalıpta oluşturulan; parçalı olarak kesim
COUTURE (kutür)= Dikiş, dikişçilik, terzilik
COUTURİER (Kutürye)= Bayan terzisi, erkek terzisi
CR’EATEUR (kreatör)= Tasarımcı, yaratıcı
CR’EATİON (kreasyon)= Tasarım, bulunan yaratılan şey
CREPER (Krep)= Kumaşı bürümcük hale getirmek
CREPE DE CHİNE (krepdöşin)= Çin krebi, çok sıkı bükümlü iplikten yapılmış ipekli kumaş
D-E-F
DEGAGE (degaje)= Kumaşın yaka ya göğüs kısmında gevşek bırakılmasıyla elde edilen kesim
DEMODE (demode)= Modası geçen
DESİGNER (dizaynır)= Tasarımcı
DEUX-PİECES (döpiyes)= Etek ve ceketten oluşan bayan giysisi
E’LEGANT(elegan)= Şık, zarif, sade
ENSEMBLE (ansanbl)= Parçaları birbirine uyan giysi, takım, döpiyes
EN VOGUE (anvog)= Tutulan, beğenilen
FAD (fed)= Toplumca merak, heves; aşırı bir merakla üstüne düşülen geçici eğilim
FASHİONABLE (feşınıbıl)= Modaya uygun
FASHİON VİCTİM (feşın viktim)= Moda kurbanı; son trendleri tarzına uygun olmadan olduğu gibi alan, marka düşkünü kişilik.
FASHİON DESİNG (feşın dizayn)= Moda tasarımı
FEMİNİN (feminen)= Kadınsı
FEMME (fam)= Kadın
FEMME FATALE (fam fatal)= Baştan çıkarıcı, büyüleyici kadın
FLAT (flet)= Düz, yassı
G-H-I-J-K-L-M
GARDEROBE (Gardırop)= Giysi dolabı
GUSTO (gusto)= Beğeni, zevk
HATURE COUTURE ( Hot kutür)= Bir güzel sanat olarak giysi tasarımı
HOMME (om)= Erkek
IMPIRİM’E (empirme)= Baskılı kumaş
IN STYLE (in stayl)= Moda olan, modaya uygun
JACOUARD (JAKAR)= Jakar dokuma tezgahı; Joseph Maria Jacquard tarafından icat edilmiş, bu tezgahta dokunmuş büyük desenleri olan kumaş; jakar.
KİTSCH (kiç)= Değersiz nesne, niteliksiz ya da aşırı süslü olarak algılanan biçimler ve sanat yapıtları için kullanılan aşağılayıcı terim.
LAME (lame)= Altın veya gümüş varakla süslenmiş, madeni lifler kullanılarak dokunmuş kumaş
LİNGERİA (Lenjöri)= Bayan iç çamaşırı veya gecelik
LOOK (Luk)= Görünüş, ifade, tarz
MANNEQUİNE (manken)= manken
MASCULİN(maskülen)= Erkeksi
MOCASSİN (mokasen)= Bağcıksız ayakkabı, mokasen
MODE (mod)= Moda, bayan giysi ve tuvalet eşyası
MOD’ELİSTE (modelist)= Kalıpçı, model çıkaran kimse
MODİSH (modiş)= Modaya uygun, son moda
MOUSSELİNE (muslin)= Sık dokunmuş, parlak, ince, yumuşak bir tür kumaş
MUST HAVE (Masthev)= Olmazsa olmaz
P-R-S
PAİLLETTE (Payet)= İşlemelerde kullanılan dekoratif pul
PARKA (parka)= Kötü havalarda giyinmek için yapılmış, kapüşonlu, su geçirmez ceket
PATCHWORK (peçvırk)= Farklı kumaşlardan dikilmiş, yama işi
PLİSS’E (pilise)= Kırmalı, kıvrımlı
PODİUM (podyum)=Platform, düzlük
PRET-A PORTER (Pretaporte)= Hazır Giyim
RETRO (Retro)= Geri, geriye doğru, moda da geçmişe dönüş eğilimi
SABOT (sabo)= Tek bir tahta parçasından oyularak yapılmış ayakkabı;altı kalın tahtadan üstü deriden yapılmış ayakkabı
SHOPPİNE (şaping)= Alışveriş yapmak
STİLETTO (Stiletto)= Yüksek ve ince topuklu bayan ayakkabısı
STYLE (Stayl)= Tarz, Üslup, Stil, Moda, Tavır
STLİSTE (Stilist)= Tarzı belirleyen
SOİLE (Sua)= İpek
SOİGNE (Suanye)= Şık, özenle yapılmış, bakımlı
T-U-V
TAİLLEUR (Tayyör)= Bir bayan giysisi
TALON (Talon)= topuk, ökçe
TENDANCE (Tandans)= Akım, eğilim
TREND (trend)= Son modayı izleyen
TREND-SETTER (Trendsetır)= Modayı ve eğilimleri belirleyen kişi
TRENDY (Trendi)= Son modayı izleyen
TUNİQUE (Tunik)= Uzun bayan gömleği
TWEED (Tüvit)= Yüzü kabarık olarak dokunmuş yünlü kumaş
VELOURS (Völur)= Kadife
VİNTAGE (Vintıc)= Eski, geçmişe değin
VOGUE (Vog)= Beğenilme, tutulma, rağbet, itibar, seçkin bir moda dergisi
VOİLE (Vual)= Yüze örtülen tül; ince ipek kumaş
Androgyn: (Androjen) İlk kez 80′lerde Annie Lennox ve David Bowie gibi isimlerin öncülük ettiği bu trendin ardından tasarımcılar maskülen ve feminen detayları koleksiyonlarında bir araya getirmeye başladılar. Androjen stil, erkek ve kadın modasından aynı kesimlerin, kumaşların ve detayların kullanımıyla oluşuyor.
Animal Print: Moda safarisine çıkmaya hazır mısınız? Leopar desen ya da kaplan desenli üstler, aksesuarlar, çantalar…
Baguette Bag: En önemli şeylerin sığabileceği uzun, küçük, dar çanta. Askısı da omuza asılabilecek kadar uzun. Böylelikle çanta kolun altına sıkıştırılabiliyor. Tıpkı bir Fransızın bagetini kolunun altında taşıdığı gibi…
Bourgeoise Bohemian: Hippi ve Yuppi karışımı. İdealist düşünen ancak materyalist yaşayan insanlar topluluğu. Örneğin; çevre bilinci olmaksızın sadece doğal ürünlerin satıldığı marketlerden alışveriş yaparlar, üçüncü dünya ülkelerinde üretilmiş jean’ler giyerler. Onlarınki günlük bir protestodan öte gitmez. Moda dünyasında ise “bourgeoise bohemian”ler imkansız kıyafetleri kendi stilleri doğrultusunda birbirleriyle kombinlerler. Kate Moss ve Sienna Miller gibi ‘it-girl’ler bu akımı temsil eden iki isim olarak öne çıkıyor.
Cool Chic: Şıklık ve feminenliğin karışımı bu tarzı oluşturuyor. Bele oturan ceket, vücut hatlarını ortaya çıkaran kalem etek kombinasyonu beyaz bluz ve yüksek topuklu ayakkabılarla tamamlanıyor. Kaşmir, ipek, flanel gibi materyaller tarzı lüks bir görüntüye kavuşturuyor. Stile uygun aksesuarlar ise inci ya da sade altın takılar.
Dandy-Look: Maskülen ve feminenin birlikte oynadıkları bir oyun bu. Erkek pantolonları, ceketler, küçük yelekler, büyük erkek gömlekleri, şapkalar ve erkek ayakkabıları gibi detaylar erkek gardırobundan ödünç alınan parçalar arasında. Bırakın, kendi içinde uyumlu parçalar
birbirleriyle oyun oynasın. Örneğin, şık bir bluzun içine giyilen dantel bir iç çamaşırı, pantolonun altına giyilen yüksek topuklar ya da ceketle kombinlenen kalem etekler.
Empire-Stil: Bel oyuntusu yerine göğsün altında sonlanan robası ve vurgulanan dekoltesiyle Fransız İhtilali sonrası dönemin elbise modeli. “Empire”, Napolyon’un imparatorluk dönemi anlamına geliyor. Empire tarzındaki elbiseler, romantik ve feminen görünümleriyle kış sezonunun da gözde parçaları arasında yer alıyor.
Full Skirt: Kloş eteğin İngilizcesi. Bele oturan, aşağıya doğru genişleyen diz boyunda etek. Çoğunlukla pilili tercih edildiğinde çan etek formuna dönüşüyor. 50′li yıllarda bu feminen etek özellikle tarlatanın üzerine giyiliyordu.
It-Jeans: It-Jeans, Gwyneth Paltrow, Sienna Miller ve Kate Moss gibi yıldızların giydiği jean pantolonlara verilen isim. It-Jeans, aynı zamanda bir Amerikan rahatlığı sunarken, her kıyafete “cool” bir ihtişam katıyor.
Jabot: Bluz ve elbiselerin dantel ya da volanla süslendiği şık kumaş. İlk kez 17. yüzyılda Fransız erkek giyiminden esinlenilen bu tarz günümüzde en çok Louis Vuitton markası tarafından bizlere sunuluyor.
Lady Chic: Seksapel, klasik kesimler ve yüksek kalitede materyallerle buluşuyor; kaşmir twinset’ler, ton sür ton ya da leopar desenli kalem etekler ve bluzlar, onlara uygun ayakkabı ve çanta. Tüm bunlara ek olarak bu tarz inci ve altın takılarla ve modern taranmış saçlarla Catherine Deneuve havasında lüks bir kadın portresi çiziyor.
Manolo Blahnik: Nefes kesen feminen yüksek topukları ve yarattığı bir eşi daha bulunmayan stiletto topuklarıyla 1971′den bu yana mükemmel kalitede el yapımı ayakkabılar üretiyor. Blahnik’e göre onun tasarladığı ayakkabılar “her zaman daha fantastik görünmek isteyen” kadınlara hitap ediyor. Manololar ise zengin, moda bilinci olan kadınlar için vazgeçilmez bir “it” parçası. “Sex and the City” dizisinin de Manolo’ların daha fazla kadın tarafından tanınmasında önemli bir yeri olduğunu hatırlatmakta fayda var.
Op-Art-desen: Op-Art, “Optical Art’ın kısaltılmış hali. 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren farklı bir yön çizen bir sanat dalının adı. Keskin geometrik desen, üç boyutlu olabilme ya da hareket ettiğinde gözü yanıltma etkisiyle öne çıkıyor.
Pencil Skirt: Dar silüetli, dize doğru giderek daralan diz boyunda etek. Hareket serbestisini yarı yarıya azaltmasına rağmen, kalem etek vücut hatlarını vurguluyor, çocuksu figürlere ise feminen yuvarlaklıklar sağlıyor. Kesinlikle çok şık bir görüntü sergiliyor ve mutlaka altına yüksek topuklu ayakkabı giymek gerekiyor.
Redingota: Bel kısmı dikişsiz, vücuda oturan, eteklere doğru genişleyerek çan etek formuna bürünen manto.
Seamless: “Dikişsiz” kelimesinin ingilizce versiyonu. Özellikle dikiş izi olmayan iç çamaşırlarında şu sıralar oldukça gözde. Dikişsiz sutyenler de kadınlar tarafından tercih ediliyor. Dikiş izi olmaması giyilen pantolonun ya da eteğin altındaki nahoş görüntüleri önlüyor.
Trenchcoat: Beli kalın deri kemerle ya da kendi kuşağıyla sıkıca bağlanan çoğunlukla doğal tonlardaki modellerinin tercih edildiği her mevsim giyilen pardösü. Diğer detaylar arasında kapüşon, eğik yan cepler, fermuar ve geniş kolları sayabiliriz. Burberry modelleri ise artık klasikleşmiş durumda.
Used-Look: “Kullanılmış görünüm”ün İngilizce versiyonu. Bu tanımlamayla yeni satın alınmış ancak uzun zamandır kullanılmış ve yıpranmış görüntüsü veren giyim parçaları kastediliyor.
Vintage: Geçmiş döneme ait tek ve özel parça ya da koleksiyonlara verilen isim. Christian Dior’un 40′lardaki New Look’u, Pucci’nin 60′lardaki baskıları, YSL’nin 80′lerdeki takımları gibi…
Volant: Farklı genişlikte yuvarlak kesilmiş kollara, etek uçlarına ya da koltukaltlarına eklenen kumaş parçaları. Bu kesim sayesinde volan çan formu kazanıyor. Daha çok feminen ve romantik stillerde tercih ediliyor.
Wedge: İngilizce; dolgu topuk. Tahta, mantar ya da hasır versiyonları özellikle 50′lerin ve 70′lerin modasına, hippi ve folkrorik tarzlara uygun.