Dövme Sanatının Kültürel Çeşitliliği
Dövme, insanlık tarihinin en eski sanat formlarından biri olarak kabul ediliyor. Hem gizemli anlamlar taşıyan hem de kişisel ifadenin bir yolu olan dövme sanatı, kültürler arası bir köprü olarak da önemli bir rol oynamıştır.
Dövmenin tarihine baktığımız zaman, binlerce yıl öncesine, eski medeniyetlere kadar dayanmaktadır. Yaklaşık olarak M.Ö. 3300’lü yıllarda Alp Dağları’nda bulunan buz adam Ötzi’nin, vücuduna yapılmış olan dövmeler, tarihteki ilk dövmelere örnek olarak gösterilebilir. Ötzi’nin vücudunda bulunan bu dövmelerin, o dönemde dini ve ritüel amaçlarla yapılmış olabileceği düşünülmekteydi.
Gelin farklı kültürlerdeki dövmelerin hangi amaçlarla yapıldığına bakalım.
- Antik Mısır dönemi, Firavunlar ve soylular, dövmeleri statü sembolleri olarak kullanıyorlardı. Ayrıca, Mısır mitolojisinde ve dini uygulamalarda dövme ritüellerine sıkça rastlanıyordu. Dövme, ruhun ölümsüzlüğünü temsil ediyordu ve ölülerin cennetteki yolculuğuna eşlik ediyordu.
- Asya kültürüne baktığımız zaman dövme, tarihin derinliklerine uzanan bir gelenekti. Japonya’da “irezumi” olarak adlandırılan geleneksel dövme sanatı, samuray sınıfı ve suçlular arasında popülerdi. Dövme, bir kişinin sosyal statüsünü belirlemekte ve onun hikayesini anlatmaktaydı.
- Batı tarafındaysa dövme, keşifler döneminde denizciler ve kaşifler aracılığıyla Avrupa’ya yayıldı. Denizciler, yeni yerler keşfettikleri bölgelerde yerel halkın geleneksel dövme uygulamalarını keşfettiler ve kendi kültürlerine dahil ettiler. Böylece dövme, batı toplumunda popüler hale geldi ve bugün olduğu gibi kişisel ifadenin bir yolu olarak kabul görmeye başladı.
Günümüze baktığımız zaman dövme, daha çok estetik, amaçla yapılmaktadır. Dövme sanatçıları, kişisel tasarımlar yaparak müşterilerine özgün dövmeler sunmaktadır. Dövmenin artık yaş skalası genişlemiş olmakla birlikte toplumun büyük bir kesimi tarafından benimsenmektedir.